29 Ekim 2013 Salı

Mahallemin Çocukları...

              Anılar canlandı gözlerimin önünde. Bugün mahalleden geçerken köşedeki marketin camına baktım. Hafiften kırlaşmış saçlarım, sakallı yüzüm, beyaz gömleğim ve takım elbisem ile mahallenin abisi olduğumu hatırladım. Yaşadığım harika çocukluğumun her anı mahallenin duvarlarına, kaldırımlarına kazanmış adeta. Cebimizdeki üç kuruş para ile fruko gazoz ve cips alıp bir apartman köşesinde 4-5 kişi yumulup mutlu olduğumuz anlar. Annelerimiz bakkala gönderdiğinde para üstlerini aşırıp top aldığımız günler. Hepsi de geride kaldı.

                Bugün sokaklarda gönül verdiği takımın formalarını giyip gol sevinci yaşayan çocukları göremiyorum. Mahallenin çocuklarına çekirdek kola alıp onlarla sohbet eden abiler de yok. Bir zamanlar sevincimize, eğlencemize ortak olan mahallenin sevimli esnafları da öyle...Babamlar gibi oldum galiba ömrüm eski günlerin  ve geri gelmeyecek anıların özlemi ile geçecek.

                  Zeytinburnu eskiden daha amansız bir yerdi. Geceleri sokağa tek başına çıkmak yürek isterdi. Bilmediğin mahalleden besmelesiz geçmezdin tabiri caizse. Sahip çıkardık birbirimize, hakkımızı yedirmezdik. Sevdalandığımız kıza toz kondurmazdık, büyüklerimize saygı duyar, küçüklerimize destek olurduk. Bugün öyle bir ruh hali içerisindeyim ki, gözlerimi açıp, en güzel günlerimi geçirdiğim mahalleme yabancıyım. İmkanım olsa belki arkama bakmadan terkeder giderim. 3-5 gün hatırlarlar sonrasında esamem bile okunmaz.

                   Sünnetimizde hep beraber olduğumuz arkadaşlarımızla düğünlerimizde de halay çekecektik.Birer birer kaybettik birbirimizi. Hiç unutmuyorum, karşı komşumuz Turgay vardı. Mahallenin en efendi, en iyi top oynayan çocuğuydu. Abim olsa belki bu kadar sevmezdim. Menenjit olduğundan hastane hastane gezdirilirken yolda kaybettik. Bir sabah selası ile uyandığımızda tüm mahalle sokağa çıktık. O gün kenarlarından yama yaptığımız topumuz öksüz kaldı.

                 Kimilerimiz ebediyete yol aldı, kimilerimiz geçim derdine daldı. Ağaçların arkasından gizli saklı seyrettiğimiz kızlar yuva kurdu. Sonbaharın huzur veren rüzgarında sallanan yapraklar gibi tek tük ama kopmayan bir kaç eleman kaldık.

                 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Dünyaya hoş geldiniz orospu çocukları!

Çocukluğumdan beri her zaman yaşadığım bir duygu vardır. Bunaldığımda kaçıp saklanabileceğim bir yer bulmak ve orada yalnızlığın verdiği ses...