Bu gece kendime yazıyorum. İçimde biriken şeyleri paylaşacağım kimsem yok çünkü beni benden daha iyi anlayacak insan yok. İşte o yüzden aynanın karşısına geçtim ve bu satırları yazmadan önce uzun uzun kendime baktım. Yavaştan kırlaşan saçlarıma, yüzümde ablak duran burnuma ve hiçbir zaman beni yalnız bırakmayan gülümseyişime...
Bir yaşı daha devirdin Murat dile kolay 23 yıl. Düşün bir bakalım arkandan neler bıraktın, şapkanı önüne koy . Yarın seni neler bekliyor, ne var elinde geleceğe dair. Hiçbir zaman şikayet edemedim, sahip olamadığım imkanlar için. Uslu bir çocuk olmaya çalıştım, beladan uzak. Kimsenin kalbini kırmayayım, neşemiz kaçmasın hiç. Hep gülerek görsün dostlarım beni. Hayatın hep olumlu tarafını göreyim istedim. Hep de mutlu oldum galiba; ama kendime söyleme cesaretini bulamadım hiçbir zaman.
Bir hayal kurdum her gece rüyalarıma giren. Yıllarca peşinden koştum yağmur çamur demeden. Annem hep boşver oğlum oku adam ol dedi. Şimdi gülerek hatırlıyorum da o günleri. Her zaman annemin dediği lafa geldim. Ama önce kendi bildiğimi okudum, baktım olmuyor anamın sözünü dinledim. Keşke demek istemiyorum ama keşke zamanında dinleseydim. Belki bugün burada klavye tuşlarına basarak kendimi tatmin etmek yerine başımı yastığa koyup rahat bir uyku çekiyor olurdum.
Hee hatırladım bir kızı da çok sevdim. Sevdim ama bir gün olsun karşısına çıkıp seni seviyorum diyemedim. Kendime bakacak özgüvenim yoktu aynalardan kaçıyordum. O güzelim kızın karşına nasıl çıkardım ki zaten. Çok fırsat teptim belki de bilmiyorum.
Ve şimdi geri dönülmez bir yola girdim. Hayalini kurduğum yaşamı kurmak için sahip olduğum bir tek canım var. Bu bedene iyi bak Murat. O senin sermayen, sen ona ne kadar iyi bakarsan, o sana o kadar iyi hizmet eder.
Küçük bir evim olacak,önünde bahçesi olan. Böyle çocuklarımla çimlerinde koşup, yerlere yatabileceğim. Sonra çocukluğumdan beri dişimden tırnağımdan arttırdıklarımla aldığım kitaplarımdan oluşan kocaman bir kütüphane. Elimde bir fincan çay, yanımda eşim kitaplara dalıp gideceğiz. Küçük bir dünyamız, mütevazı bir evimiz, mutlu bir ailemiz olacak hani. Hayal bu ya işte. Çok şey mi istiyorum diye soruyorum kendime. Evet çok şey istiyorum. Bunlara sahip olmak için beni ben olduğum için sevecek bir insan bulmakla başlıyor önce iş. Sonra yuvasını dişi kuş yapar misalince yuvasını kuracak metanete sahip bir kadın ile evli kalabilmek. Çocuklar ah çocuklar...Belli etmemeye çalışıyorum ama en az 3 çocuk abi. Benim gibi yıllarca bu hayatı yalnız idame ettirmesin benim evlatlarım. Sonra kıçım hiç rahat görmesin zaten. Onlar için kaygılanalım, didinelim. Ve sonrasında onların başarılarında ve mutluluklarında huzur bulalım. Ne için peki bunlar? Koskoca bir hayatı anlamlı kılmak için.
Belki hiçbir şey yolunda gitmedi ama hiçbir şey de beni yolumdan etmedi. Kendimi anlatamıyorum belki ama ne bileyim. Ben böyle bir insanım arkadaş. İster sevin kucaklayın, ister sövün hırpalayın. Ama ne olursa olsun beni olduğum gibi görün, anlayın...
Bir yaşı daha devirdin Murat dile kolay 23 yıl. Düşün bir bakalım arkandan neler bıraktın, şapkanı önüne koy . Yarın seni neler bekliyor, ne var elinde geleceğe dair. Hiçbir zaman şikayet edemedim, sahip olamadığım imkanlar için. Uslu bir çocuk olmaya çalıştım, beladan uzak. Kimsenin kalbini kırmayayım, neşemiz kaçmasın hiç. Hep gülerek görsün dostlarım beni. Hayatın hep olumlu tarafını göreyim istedim. Hep de mutlu oldum galiba; ama kendime söyleme cesaretini bulamadım hiçbir zaman.
Bir hayal kurdum her gece rüyalarıma giren. Yıllarca peşinden koştum yağmur çamur demeden. Annem hep boşver oğlum oku adam ol dedi. Şimdi gülerek hatırlıyorum da o günleri. Her zaman annemin dediği lafa geldim. Ama önce kendi bildiğimi okudum, baktım olmuyor anamın sözünü dinledim. Keşke demek istemiyorum ama keşke zamanında dinleseydim. Belki bugün burada klavye tuşlarına basarak kendimi tatmin etmek yerine başımı yastığa koyup rahat bir uyku çekiyor olurdum.
Hee hatırladım bir kızı da çok sevdim. Sevdim ama bir gün olsun karşısına çıkıp seni seviyorum diyemedim. Kendime bakacak özgüvenim yoktu aynalardan kaçıyordum. O güzelim kızın karşına nasıl çıkardım ki zaten. Çok fırsat teptim belki de bilmiyorum.
Ve şimdi geri dönülmez bir yola girdim. Hayalini kurduğum yaşamı kurmak için sahip olduğum bir tek canım var. Bu bedene iyi bak Murat. O senin sermayen, sen ona ne kadar iyi bakarsan, o sana o kadar iyi hizmet eder.
Küçük bir evim olacak,önünde bahçesi olan. Böyle çocuklarımla çimlerinde koşup, yerlere yatabileceğim. Sonra çocukluğumdan beri dişimden tırnağımdan arttırdıklarımla aldığım kitaplarımdan oluşan kocaman bir kütüphane. Elimde bir fincan çay, yanımda eşim kitaplara dalıp gideceğiz. Küçük bir dünyamız, mütevazı bir evimiz, mutlu bir ailemiz olacak hani. Hayal bu ya işte. Çok şey mi istiyorum diye soruyorum kendime. Evet çok şey istiyorum. Bunlara sahip olmak için beni ben olduğum için sevecek bir insan bulmakla başlıyor önce iş. Sonra yuvasını dişi kuş yapar misalince yuvasını kuracak metanete sahip bir kadın ile evli kalabilmek. Çocuklar ah çocuklar...Belli etmemeye çalışıyorum ama en az 3 çocuk abi. Benim gibi yıllarca bu hayatı yalnız idame ettirmesin benim evlatlarım. Sonra kıçım hiç rahat görmesin zaten. Onlar için kaygılanalım, didinelim. Ve sonrasında onların başarılarında ve mutluluklarında huzur bulalım. Ne için peki bunlar? Koskoca bir hayatı anlamlı kılmak için.
Belki hiçbir şey yolunda gitmedi ama hiçbir şey de beni yolumdan etmedi. Kendimi anlatamıyorum belki ama ne bileyim. Ben böyle bir insanım arkadaş. İster sevin kucaklayın, ister sövün hırpalayın. Ama ne olursa olsun beni olduğum gibi görün, anlayın...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder