25 Temmuz 2012 Çarşamba

Hayaldi Gerçek Olacak mı !!

           Güzel bir  uykudan sonra insanın kafasının dağılması,zihnen ve bedenen rahatlaması kadar güzel bir şey yok.Bir süreliğine bu rahatlığı yaşadıktan sonra tekrar gerçek dünyaya dönmek biraz acı verici oluyor;ama zaman akıyor bir şeyleri değiştirmek bizim elimizde...

            Uzun bir aradan sonra İstanbul'a yeniden dönmek ve eski arkadaşlar ile beraber olmanın tadı bambaşka oluyor. Her yıl biraraya geldiğimizde koskoca bir yıl nasıl geçmiş deyip hayıflanıyoruz. Bir zamanlar her istediğimizi yapamıyoruz,istediğimiz vakitte dışarı çıkamıyoruz diye annelerimizle az didişmezdik."Bir an önce büyüsem de  kendi kararlarımı kendim versem" demeyenimiz yoktur. Evet büyüdük, ne değişti hayatımızda,kendi kararlarımızı verecek yaşa geldik.Hatta kimi arkadaşlarımız evlendi,çocukları olanlar bile var. Kimileri okulu bitirdi ve hemen iş hayatına atıldı.Artık eskisi kadar birbirimize vakit ayıramıyoruz.Kimi arkadaşlarımız ise bir dala tutunamayıp erkenden askere gitmekte buldular kaçışı...Çocuk iken hiçbirimiz düşünmezdik; bir gün birer yetişkin olduğumuzda birbirimizden çok uzaklarda,farklı şehirlerde,farklı insanlar ile beraber olacağımızı.

           Bugün kardeşimin o masmavi gözlerine bakarken içinde kaybolu verdim. Onun yerinde olmak nasıl bir duygudur diye düşünmüyor da değilim. Kimseyi tanımıyor,arada sırada beni aramıyorsun hayırsız diyen arkadaşları yok,herhangi bir planı yok,geleceğe dair kaygıları yok. Sonra şöyle bir silkelendim ve kendime geldim.Bu sefer kendimi düşünmeye başladım.Hem kendi yerime hem de onun yerine kaygılanıverdim. Kolay değil,bazı şeyleri o değil ben başarmak zorundayım. Öncelikle iyi bir abi olmak gibi ustalık isteyen bir dalda aşama kaydetmeliyim,sonra üzerime düşen görevleri yerine getirmeyelim.Ona iyi bir çocukluk ve gelecek hazırlamak...Halbuki bundan birkaç yıl önce böyle değildi bazı şeyler,bir tek ben vardım,okulum bitince kendi yağımda kavrulur,kimseye eyvallah demem yuvarlanıp giderim diye düşünüyordum.Demek ki bazı şeyler benim elimde değilmiş:)

           Kendi kendime bazen soruyorum neden bu kadar çok geriyorsun kendini Murat,amacın nedir neden bu telaş ve kaygı? Sonra kendime has cevabımı veriyorum. Bugün ne yapıyorsam hiçbiri kendim için değil;yaptıklarım ve yapacaklarımın hepsi ebeveynlerim,kardeşim,bana her konuda maddi ve manevi açıdan destek çıkan akrabalarım ve dostlarım için diyorum. Aslında kocaman bir yalan bu,ben kimim ki kendimi düşünmeden önce herkesi düşüneceğim.Bu dediklerim sadece birer basamak; onların yüzünü kara çıkarmamak,onlara layık bir evlat,akraba,eş,dost olmak sonunda bana da arzuladığım mutluluğu getirecektir diye düşünüyorum.Ama gel gör ki;bu hiç de kolay değil.Bana inanmadıkları anlar olacak,hakkımda yanlış düşünecekler,aramızdaki samimiyet ve sıcaklık belki yavaş yavaş azalacak.Buna rağmen acaba hala içimdeki tutku ve azmi barındırabilecek miyim orası meçhul.

           Belki de yanlış yoldayım.Zaman ellerimin arasında kayıp giderken,ben yarınımı düşünüp bugünümü bir kenara itiyorum.Ya ilerleyen zamanlarda düşüncelerime gerçekleştiremezsem veya gerçekleştirsem bile düşündüğüm rahatlığa kavuşamazsam.Ne olacak bunca zaman yaşadıklarım ve yaptıklarım çöpe mi gitmiş olacak.Bunun hakkında şimdiden fikir yürütmem zor,yaşayıp göreceğiz...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Dünyaya hoş geldiniz orospu çocukları!

Çocukluğumdan beri her zaman yaşadığım bir duygu vardır. Bunaldığımda kaçıp saklanabileceğim bir yer bulmak ve orada yalnızlığın verdiği ses...