Zaman çabuk geçiyor, Barış abinin deyimiyle adam olacak çocuklar anne-baba oldu. Klişedir nerede o eski bayramlar deyimi. Ve katılıyorum arkadaş, çünkü geçmişteki güzel hatıralarımız için veya her geçen gün daha kötüye gidiyor olmamızdan değil bunu söylemem. Bir daha geri gelmeyecek olan çocukluğum için diyorum nerede o eski bayramlar.
Bakmayın hep bardağın boş tarafını gördüğüme. Ne de olsa Temel Kamacı'nın torunlarıyız. Bir yerlerde bir mutluluk kırıntısı kalmıştır elbette. Benim için bayram dini olmaktan çok ailevi anlamlar taşır. Çünkü küçücük bir çocuk iken, dua bilmezken kurban bilmezken bayramın bizim için tek bir anlamı vardı. Dedemi göreceğiz ve tüm aile beraber aynı sofraya oturacağız. Bu yaşıma geldim hâlâ bayramlarda akrabalarımı telefon ile arayamıyorum. Çünkü her bayram aynı ekmeği bölüştük, beraber güldük eğlendik biz. Ucundan tutup salonun ortasına taşıdık kocaman ahşap masayı. Her torun mutlaka dedemin dizinde çorbasını içmiştir.
Dedemin pastaneden kalma alışkanlığı yaptığı süpangleyi hep kağıttan ufak kaplara koyardı. Biz o mutluluğu çay kaşığı ile silip süpürürdük. Belki de çocukluktan kalmıştır küçük şeylerden mutlu olabilmemiz. En büyüğünden en küçüğüne her torun dedemin salıncağında uyuya kalmıştır. Erik ağacına asılıp sallanmıştır, mısır tarlasında kaybolmuştur, fındık çuvalını omzuna almıştır. Temel Kamacı'nın her torununda vardır; bir gün başını alıp bir köy evine yerleşmek.Çocukluğunda yaşadığı o aile saadetini kurmak, yeşile doymak, mutluluğu küçük şeylerde aramak. Okumak yazmak, yeri geldiğinde bağıra çağıra konuşmak...
Şimdi eski bayramlarımız yok belki. Hepimiz kendi evlerimizde az kişi ile dededen kalma tariflerle tatlılarımızı yapıyoruz. Sofralarımız küçük, kahkahamız eskisi kadar gür değil. Mesela Ertuğrul eniştemin mangal başı sohbetleri yok, Anneannem usulcana gitti aramızdan. Ama en çok ne sarstı derseniz. Üzeyir İlker'in sürpriz yapması oldu. Onun kadar güldüremedim aileyi. Ben ne zaman kızsam o hep sarılır güldürürdü beni. Benim hayallerimin bir sınırı varsa, onunkilerin ucu bucağı yoktu. Şimdi bir bayram sabahı ezanı dinlerken bakıyorum boş gözlerle tavana. İlk defa bir bayramda bu kadar yalnızım. Umarım gittiğin yerde de bayramlaşıyordur insanlar. Sofralar kuruluyordur, eminim sen oradakileri de kahkahaya boğuyorsundur. İyi bayramlar güzel çocuk, hatıran kalbimizde saklı....
Sen gittin gideli içimde öyle bir sızı var ki,
Yalnız sen anlarsın,
Sen şimdi uzakta cennette meleklerle,
Bizi düşler ağlarsın...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder