Üniversite bittiği günden beri her sabah işe karın ağrısı ile gidiyordum. Fakat son iki haftadır böyle bir vurdumduymazlık, boş vermişlik var ki anlatamam. Elim cebimde uzun uzun yürüyüşler, yürürken gökyüzüne bakıp hayaller kurmalar. Üsküdar sahilinden gelen motorları seyretmeler falan. Kendimi İsmail abi gibi hissediyorum. Elimde çayım, bir bank köşesine oturmuş vapurdan inen insan selinde boğuluyorum.
Sanırım bu zamana kadar hep kendimi mutlu etmişim. Her ne kadar mutsuz olduğumu iddia etsem de. İyi bir insan olmak, aza kanaat etmek, semt semt gezip yeni insanların sofrasına oturmak, derin derin nefis almak, bol bol yürümek, daha fazla gülümsemek istiyorum. Misal Üsküdar'daki Eminönü iskelesinin karşısındaki banka geçen günlerde tarih attım. Bilmiyorum belki o tarihten sonra hayatımın akışı değişir diye düşünüyorum. Bu hafta da gidip adımı soyadımı kazıyacağım. İleride belediyeden istesem verirler mi ki acaba? Evimin balkonuna koyarım, martılara simit atarız. Düşündüm de ne şiirler yazılır be.
Artık yarın ne olur diye düşünmekten yoruldum. Bardağın boş tarafını görmekten de. Çok şükür her akşam çayımın yanında kurabiyem, aynı sofrayı paylaştığım bir ailem var. Elleri küçücük, gülümsemesi kocaman bir kız kardeşim var. Hayalleri cebine sığmıyor. Beraber yürüyeceğimiz yollar var. Her şeyi bir kenara bıraktım. Galiba yarının güneşli ve güzel olacağına dair kuvvetli bir inancım var. Ne oldu bu karamsar çocuğa böyle diye sormayın. Bilsem inanın söylerdim. Ölen bir çocuk bana gülümsemeyi unutmamamı söylemişti. Sözümü tutsam iyi olacak.
Neredeyse bir yıl olmak üzere İlker aramızdan ayrılalı. En kısa zamanda yanına gidip dertleşsem iyi olacak. Anlatacağım güzel şeyler var. Ah keşke yine beraber olsak. Elini omzuma koyar güle oynaya yürürdük Üsküdar sahilinde. Planlar yapardık. Evleneceğimiz kızlar hakkında konuşurduk be kuzi. Senden ne güzel baba olurdu biliyorsun değil mi? Sanırım ilk defa dediğin şey oluyor. O yüzden ne yapacağım bilmiyorum. Ya yine elime yüzüme bulaştıracağım ya da turnayı gözünden vuracağım. Fakat her şeyi olduğu gibi bunu da zamana bırakmak gerekiyor. Aşağıda yazdığım sözü gerçekleştirmek bana kalmış. Neden olmasın iyi bir çocuk olursam belki bir şirinleri bile görebilirim...
Mutlu olmak için içinde bulunduğunuz andan daha iyi bir zaman olduğuna karar vermek için beklemekten vazgeçin. Mutluluk bir varış değil, bir yolculuktur. Pek çokları mutluluğu insandan daha yüksekte ararlar, bazıları da daha alçakta. Oysa mutluluk insanin boyu hizasındadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder